İsa’nın Tutuklanması ve Ölüme Mahkûm Edilmesi

Paydaşlık

Son görüştüğümüzden bu yana şükredebileceğiniz neler oldu?
Bu hafta sizi stresli hissettiren ya da üzen neler oldu? Daha iyi hissetmeniz için neye ihtiyacınız var?
Çevrenizdeki insanların ihtiyaçları nelerdir? Konuştuğumuz ihtiyaçları karşılamada birbirimize nasıl yardımcı olabiliriz?
Son görüştüğümüzde metin neydi? Kim yeniden anlatabilir? Tanrı ve insanlar hakkında neler öğrenmiştik?
Son görüştüğümüzde öğrendiklerinizi uygulamaya karar vermiştiniz. Neler yaptınız ve nasıl geçti?
Son okuduğumuz bölümden hangi şeyler kiminle paylaştınız? Nasıl tepki verdi?
Son görüştüğümüzde birkaç ihtiyacı belirledik ve karşılamayı planladık. Nasıl geçti?
Şimdi Tanrı’nın sözünden bugünkü bölümü okuyalım...

YUHANNA 18:1-14

¹ İsa bu sözleri söyledikten sonra öğrencileriyle birlikte dışarı çıkıp Kidron Vadisi'nin ötesine geçti. Orada bir bahçe vardı. İsa'yla öğrencileri bu bahçeye girdiler. ² O'na ihanet eden Yahuda da burayı biliyordu. Çünkü İsa, öğrencileriyle orada sık sık buluşurdu. ³ Böylece Yahuda yanına bir bölük askerle başkâhinlerin ve Ferisiler'in gönderdiği görevlileri alarak oraya geldi. Onların ellerinde fenerler, meşaleler ve silahlar vardı. ⁴ İsa, başına geleceklerin hepsini biliyordu. Öne çıkıp onlara, “Kimi arıyorsunuz?” diye sordu. ⁵ “Nasıralı İsa'yı” diye karşılık verdiler. İsa onlara, “Benim” dedi. O'na ihanet eden Yahuda da onlarla birlikte duruyordu. ⁶ İsa, “Benim” deyince gerileyip yere düştüler. ⁷ Bunun üzerine İsa onlara yine, “Kimi arıyorsunuz?” diye sordu. “Nasıralı İsa'yı” dediler. ⁸ İsa, “Size söyledim, benim” dedi. “Eğer beni arıyorsanız, bunları bırakın gitsinler.” ⁹ Kendisinin daha önce söylediği, “Senin bana verdiklerinden hiçbirini yitirmedim” şeklindeki sözü yerine gelsin diye böyle konuştu. ¹⁰ Simun Petrus yanında taşıdığı kılıcı çekti, başkâhinin Malkus adındaki kölesine vurup sağ kulağını kopardı. ¹¹ İsa Petrus'a, “Kılıcını kınına koy! Baba'nın bana verdiği kâseden içmeyeyim mi?” dedi. ¹² Bunun üzerine komutanla buyruğundaki asker bölüğü ve Yahudi görevliler İsa'yı tutup bağladılar. ¹³ O'nu önce, o yıl başkâhin olan Kayafa'nın kayınbabası Hanan'a götürdüler. ¹⁴ Halkın uğruna bir tek adamın ölmesinin daha uygun olacağını Yahudi yetkililere telkin eden Kayafa idi.

YUHANNA 18:28-40

²⁸ Sabah erkenden Yahudi yetkililer İsa'yı Kayafa'nın yanından alarak vali konağına götürdüler. Dinsel kuralları bozmamak ve Fısıh yemeğini yiyebilmek için kendileri vali konağına girmediler. ²⁹ Bunun üzerine Pilatus dışarı çıkıp yanlarına geldi. “Bu adamı neyle suçluyorsunuz?” diye sordu. ³⁰ Ona şu karşılığı verdiler: “Bu adam kötülük eden biri olmasaydı, O'nu sana getirmezdik.” ³¹ Pilatus, “O'nu siz alın, kendi yasanıza göre yargılayın” dedi. Yahudi yetkililer, “Bizim hiç kimseyi ölüm cezasına çarptırmaya yetkimiz yok” dediler. ³² Bu, İsa'nın nasıl öleceğini belirtmek için söylediği sözler yerine gelsin diye oldu. ³³ Pilatus yine vali konağına girdi. İsa'yı çağırıp O'na, “Sen Yahudiler'in Kralı mısın?” diye sordu. ³⁴ İsa şöyle karşılık verdi: “Bunu kendiliğinden mi söylüyorsun, yoksa başkaları mı sana söyledi?” ³⁵ Pilatus, “Ben Yahudi miyim?” dedi. “Seni bana kendi ulusun ve başkâhinlerin teslim ettiler. Ne yaptın?” ³⁶ İsa, “Benim krallığım bu dünyadan değildir” diye karşılık verdi. “Krallığım bu dünyadan olsaydı, yandaşlarım, Yahudi yetkililere teslim edilmemem için savaşırlardı. Oysa benim krallığım buradan değildir.” ³⁷ Pilatus, “Demek sen bir kralsın, öyle mi?” dedi. İsa, “Kral olduğumu sen söylüyorsun” karşılığını verdi. “Ben gerçeğe tanıklık etmek için doğdum, bunun için dünyaya geldim. Gerçekten yana olan herkes benim sesimi işitir.” ³⁸ Pilatus O'na, “Gerçek nedir?” diye sordu. Bunu söyledikten sonra Pilatus yine dışarıya, Yahudiler'in yanına çıktı. Onlara, “Ben O'nda hiçbir suç görmüyorum” dedi. ³⁹ “Ama sizin bir geleneğiniz var, her Fısıh Bayramı'nda sizin için birini salıveriyorum. Yahudiler'in Kralı'nı sizin için salıvermemi ister misiniz?” ⁴⁰ Onlar yine, “Bu adamı değil, Barabba'yı isteriz!” diye bağrıştılar. Oysa Barabba bir hayduttu.

YUHANNA 19:1-16

¹ O zaman Pilatus İsa'yı tutup kamçılattı. ² Askerler de dikenlerden bir taç örüp O'nun başına geçirdiler. Sonra O'na mor bir kaftan giydirdiler. ³ Önüne geliyor, “Selam, ey Yahudiler'in Kralı!” diyor, yüzüne tokat atıyorlardı. ⁴ Pilatus yine dışarı çıktı. Yahudiler'e, “İşte, O'nu dışarıya, size getiriyorum. O'nda hiçbir suç bulmadığımı bilesiniz” dedi. ⁵ Böylece İsa, başındaki dikenli taç ve üzerindeki mor kaftanla dışarı çıktı. Pilatus onlara, “İşte o adam!” dedi. ⁶ Başkâhinler ve görevliler İsa'yı görünce, “Çarmıha ger, çarmıha ger!” diye bağrıştılar. Pilatus, “O'nu siz alıp çarmıha gerin!” dedi. “Ben O'nda bir suç bulamıyorum!” ⁷ Yahudiler şu karşılığı verdiler: “Bizim bir yasamız var, bu yasaya göre O'nun ölmesi gerekir. Çünkü kendisinin Tanrı Oğlu olduğunu ileri sürüyor.” ⁸ Pilatus bu sözü işitince daha çok korktu. ⁹ Yine vali konağına girip İsa'ya, “Sen nereden geliyorsun?” diye sordu. İsa ona yanıt vermedi. ¹⁰ Pilatus, “Benimle konuşmayacak mısın?” dedi. “Seni salıvermeye de, çarmıha germeye de yetkim olduğunu bilmiyor musun?” ¹¹ İsa, “Sana gökten verilmeseydi, benim üzerimde hiçbir yetkin olmazdı” diye karşılık verdi. “Bu nedenle beni sana teslim edenin günahı daha büyüktür.” ¹² Bunun üzerine Pilatus İsa'yı salıvermek istedi. Ama Yahudiler, “Bu adamı salıverirsen, Sezar'ın dostu değilsin!” diye bağrıştılar. “Kral olduğunu ileri süren herkes Sezar'a karşı gelmiş olur.” ¹³ Pilatus bu sözleri işitince İsa'yı dışarı çıkardı. Taş Döşeme –İbranice'de Gabbata– denilen yerde yargı kürsüsüne oturdu. ¹⁴ Fısıh Bayramı'na Hazırlık Günü'ydü. Saat on iki sularıydı. Pilatus Yahudiler'e, “İşte, sizin Kralınız!” dedi. ¹⁵ Onlar, “Yok et O'nu! Yok et, çarmıha ger!” diye bağrıştılar. Pilatus, “Kralınızı mı çarmıha gereyim?” diye sordu. Başkâhinler, “Sezar'dan başka kralımız yok!” karşılığını verdiler. ¹⁶ Bunun üzerine Pilatus İsa'yı, çarmıha gerilmek üzere onlara teslim etti.

Kutsal Kitap © The Bible Society in Turkey (Kitabı Mukaddes Şirketi), The Translation Trust / Yeni Yaşam Yayınları 2001, 2008

Uygulama

Şimdi bir kişi bu metni, hiç duymamış bir arkadaşına anlatır gibi kendi sözleriyle anlatsın. Atladığı bir yer olursa ya da yanlışlıkla bir şey eklerse, düzeltmede yardım edelim. Ekleme durumu olursa, “Söylediğin, hikayenin neresinde geçiyor?” diye sorabiliriz.
Bu metin bize Tanrı, O’nun karakteri ve yaptıkları hakkında neler öğretiyor?
Bu metinden kendimiz de dahil olmak üzere insanlar hakkında neler öğreniyoruz?
Bu hafta bu bölümden öğrendiğiniz Tanrı'nın hakikatini hayatınızda nasıl uygulayacaksınız? Yapacağınız belirli bir eylem veya şey nedir?
Tekrar görüşmeden önce bu bölümden bir gerçeği kiminle paylaşacaksınız? Bizim gibi bu uygulamayla Tanrı'nın sözünü keşfetmek isteyen başkalarını tanıyor musunuz?
Toplantımız sona ererken, tekrar ne zaman görüşeceğimize ve bir sonraki toplantımızı kimin yönlendireceğine karar verelim.
İyi bir zaman oldu. Yapacağınızı söylediğiniz şeyleri not almanızı ve bir sonraki görüşmemizden önce birkaç kez bugünkü metni tekrar dinlemenizi öneririz. Bugün yönlendiren kişi, elinde metin olmayanlara yazı ya da ses dosyası olarak paylaşabilir. Son olarak, Rab’den bize yardım etmesini dileyelim.

0:00

0:00